8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

BASINA VE KAMUOYUNA

Eskişehir Barosu Kadın Hakları komisyonu olarak bugün sizlere kadın haklarını her seferinde yeniden kazanmak zorunda kaldığımız adliyenin önünden sesleniyoruz.

Bundan 162 yıl önce eşit işe eşit ücret için mücadele ederken öldürülen 126 işçi kadını,  ülkemizde ve dünyanın her yerinde erkek egemen sistemin ve erkek şiddetinin hayattan kopardığı tüm kadınları saygıyla anıyoruz.

Son dönemde kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği aleyhine bilinçli ve organize bir çalışma dört koldan yürütülüyor.

Kadınların yıllarca mücadele ederek kazandığı haklarının siyasi iktidar tarafından tartışmaya açıldığını,

İstanbul Sözleşmesinin kasti olarak uygulanmadığını,

6284 sayılı yasa ve nafaka konusunda bir kara propagandanın siyasi zeminden de destek alarak yürütüldüğünü,

Aile Hukuku alanında zorunlu arabuluculuk kurumunun yasalaştırılmaya çalışıldığını,

Kadına yönelik şiddet dosyalarının savcılıklarca uzlaştırmaya sevk edildiğini,

Erk sahiplerinin toplumsal cinsiyet eşitliği aleyhtarı konuşmalarını,

Yerel seçimlerde kadın adaylara hiç yer verilmediğini ya da vitrin görüntüsü oluşturmak için seçilmelerinin mümkün olmadığı sıralardan ve bölgelerden aday gösterildiklerini, görüyoruz.

Toplumun her alanına yayılan ve siyasi iktidar tarafından desteklenen kadına yönelik ayrımcılık ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği sebebiyle kadınlara yönelik şiddet eylemleri her geçen gün artıyor. 2018 yılında 367 kadın öldürüldü.

Türkiye tarafı olduğu, Kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi(CEDAW) ve Kadına Yönelik Şiddet ve Aile içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi)  gereğince toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamayı, yasalarda ve uygulamada kadın-erkek eşitliğini sağlamaya yönelik her türlü önlemi almayı taahhüt etmiştir.

İstanbul Sözleşmesi’nin 48. Maddesinde “Taraflar, işbu Sözleşme kapsamındaki şiddet eylemlerinde arabuluculuk ve uzlaştırma da dahil zorunlu alternatif uyuşmazlık çözüm süreçlerini yasaklamak üzere gerekli hukuki veya diğer tedbirleri alır.”  Hükmü yer almaktayken aile hukuku davalarında arabuluculuğun getirilmeye çalışılması ve kadına yönelik şiddet suçlarının uzlaşmaya sevk edilmesi sözleşme hükümlerine açıkça ihlalidir ve bu tür düzenlemeler kadına yönelik şiddet eylemlerinin artmasına sebep olacaktır.

Kadın kazanımlarını hukuken ortadan kaldıracak yasal düzenlemelere, kadınların haklarını gasp etmeye yönelik her türlü girişime, medyanın şiddeti olağanlaştırmasına, sistematik şekilde ekonomik olarak güçsüz bırakılan kadınların nafaka haklarının kısıtlanmasına, kadını eve ve aile içine hapseden, siyasetten, iş hayatından, sosyal hayattan uzak tutmaya çalışan eylem ve söylemlere, kadın katillerine ve tecavüzcülerine uygulanan “iyi hal”  ve “haksız tahrik” indirimlerine, izin vermeyeceğiz.

2018 yılında öldürülen 367 kadın eşi, eski eşi ya da tanıdığı bir erkek tarafından öldürüldü. Kadınların bu ülkede can güvenliği sorunu varken bizler yaşam hakkımız için sokakta olmaya devam edeceğiz. “Asla yalnız yürümeyeceksin” “Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” diyerek  diyerek kadın dayanışmasını yükselteceğiz.

Bizler kadın hakları için mücadele veren avukatlar olarak, kadına yönelik her türlü ayrımcılığa karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Şiddete, sömürüye, eşitsizliğe karşı hayatın her alanında direnen kız kardeşlerimizi sevgiyle selamlıyoruz.

ESKİŞEHİR BAROSU
KADIN HUKUKU KOMİSYONU

 

Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım