Basına ve Kamuoyuna;
Ülkemiz demokrasi ve insan hakları anlamında “olağanüstü” bir dönemden geçiyor. Bizler bugün darbe zamanlarında bile yaşanmayan hak ihlalleriyle karşı karşıyayız. Olağan Üstü Hal Kanun Hükmünde Kararnameleri’ne dayanılarak alınan kararlarla basın-yayın organlarının, vakıfların, derneklerin kapısına mühürler vuruluyor. Avukatlık büroları özel harekât polislerince uzun namlulu silahlarla basılıyor. Aydınlar, akademisyenler, yazarlar, gazeteciler ve hatta milletvekilleri tutuklanıyor.
Çocuk hakları konusunda çalışan ve birçok çocuk istismarı olayını gün yüzüne çıkaran Gündem Çocuk Derneği’nin çalışmaları durduruluyor. Çağdaş Hukukçular Derneği’nin kapısı mühürleniyor. Cumhuriyet Gazetesi’ne operasyon yapılarak yazarları, yayın yönetmenleri ve avukatları tutuklanıyor. Tüm bunlar temel hak ve özgürlüklerin hiçe sayıldığı yeni bir hukuk sisteminin inşasıyla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Cumhuriyet Gazetesi başta olmak üzere siyasi iktidarı eleştiren tüm basın yayın organlarına yapılan saldırıların karşısında, tutuklanan gazetecilerin yanındayız. Savunduğu müvekkilleri, aldığı davaları ve yürüttükleri hukuk mücadelesi sebebiyle siyasi iktidarın hedefi haline gelen, gözaltına alınan, büroları basılan meslektaşlarımızla dayanışma içerisindeyiz.
Yargı bağımsızlığından söz edemeyeceğimiz, hukukun işlevsizleştirildiği, yargıya güvenin kalmadığı ve adil yargılanma hakkının dahi ortadan kaldırıldığı bir ortamda yaşam hakkına yönelik saldırıların, idam cezası tartışmalarının gündeme getirilmesi tesadüf değildir. En küçük düşünce açıklamalarının terör suçu kapmasına sokulmaya çalışıldığı, ifade özgürlüğünün günden güne yok edildiği ülkemizde idam cezasının gündeme getirilmesi siyasi iktidarın kendinden olmayan herkesi sindirmeyi ve yok etmeyi amaçladığının en açık göstergesidir. Bilinmelidir ki; baskı ve sindirme politikalarıyla inşa edilmeye çalışılan bir siyasi rejim meşruiyetini sağlayamaz, sağlayamayacaktır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin askıya alınması ve akabinde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile kalıcı hale getirilmek istenen ve hak ihlallerine çanak tutan tüm uygulamalar karşısında mücadelemizi en etkin biçimde sürdüreceğiz.
Bizler Eskişehir Barosu İnsan Hakları Komisyonu olarak temel insan haklarının askıya alındığı bu dönemde, yaşanan hak ihlallerine uğrayanların yanında olduğumuzu ve insan haklarını hiçe sayan uygulamalara karşı hukuk mücadelemizi sürdüreceğimizi basına ve kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.17.11.2016
Eskişehir Barosu İnsan Hakları Komisyonu