"İLERİ DEMOKRASİ - İLERİ FİŞLEME"
Son günlerde bazı Özel Okullar, Dershaneler ve Öğrenci Yurtlarına MEB Müfettişlerinin giderek, öğrencilere, "öğretmenleri ve aileleri hakkında, anne ve babalarının protesto yürüyüş ve gösterilerine katılıp, katılmadıkları, Başbakan hakkında ne düşünüldüğü, Atatürk'ü mü yoksa Başbakan'ı mı sevdikleri, Öğretmenlerinin ders işlerken propaganda yapıp yapmadıkları" hususunda sorular yönelttiği , yine öğrenci Velilerinin çağrılarak benzer konularda düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlandığı ve bu hususun görsel ve yazılı basına somut olarak yansıdığı bilinmektedir.
Bu uygulamanın " devlet büyüklerine kin, nefret söylemleri içeren ve devlet büyüklerine karşı kışkırtıcı faaliyette bulunulduğu iddiasının araştırılması " kapsamında MEB tarafından (aralarında Eskişehir'in de bulunduğu) İl Valiliklerine verilen talimatla yapıldığı belirtilmektedir.
BM Çocuk Hakları Sözleşmesinin,
1. Maddesine göre "18 yaşına kadar her insan çocuktur"
14. Maddesi " taraf devletlerin çocuğun düşünce, vicdan ve din özgürlükleri hakkına saygı göstereceklerini,"
16. Maddesi ise "hiçbir çocuğun özel yaşantısına, aile, konut ve iletişimine keyfi ya da haksız bir biçimde müdahale yapılamayacağı gibi, onur ve itibarına da haksız saldırılamayacağını " düzenlemiştir.
Anayasamızın 24. Maddesi uyarınca; "..herkesin vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahip olduğunu, kimsenin dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamayacağını, dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamayacağını ve suçlanamayacağı,
25. Maddesinde ise "..herkesin düşünce ve kanaat hürriyetine sahip olduğunu, her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimsenin düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamayacağını ve düşünce ve kanaatlerinden dolayı kınanıp, suçlanamayacağı.. belirtilmiştir.
"Fişleme" niteliğindeki bu uygulamayı asla kabul etmiyor, kınıyoruz. Eğitim yuvalarımız olan bu kurumlarda oluşturulan sorgu odaları ile çocuklarımız üzerinden fişleme işlemleri yapıldığı, korku imparatorluğu yaratıldığı ve korkunun artık ilkokul sıralarındaki körpecik yavrularımızdan medet umduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Valiler, İl Milli Eğitim Müdürleri " Bakanın talimatını uyguluyoruz" diyerek sorumluluktan kurtulamazlar. Çünkü A.Y 137/2. maddeye göre "konusu suç teşkil eden emir hiçbir surette yerine getirilemez" Fişlemenin unsurlarından biri, hukuka aykırı olarak kişisel veri elde etme ve kaydetmedir. TCK.135/1.maddeye göre bu olay suç teşkil edebilecek niteliktedir. Yine TCK.135/2. maddede " kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine....ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verileceği " öngörülmektedir.
Yetkililer İlimizde bu uygulamanın yapılıp yapılmadığını, şayet yapıldıysa ayrıntılarını ve gerekçelerini açıklamak, kamuoyu ile paylaşmak zorundadır. Hukuksuzluk varsa sorumluluk vardır ve sorumlular hakkında da gerekli işlemler yapılmalıdır. Öğrencilerimiz ve Velileri de yalnız değildir. Eskişehir Halkının her zaman yanında olan Baromuz bu konunun da takipçisi olacaktır.
Kamuoyuna saygılarımızla.
Av.Rıza ÖZTEKİN
ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI