"CEZA MUHAKEMİSİNİN GÜNCEL SORUNLARI" KONULU KONFERANSTA BARO BAŞKANIMIZ AV.RIZA ÖZTEKİN’İN AÇILIŞ KONUŞMASI

1Değerli Meslektaşlarım ,

                      Çok büyük beklentilerle 2005  yılında yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu bugüne kadar belkide en  fazla tartışılan   yasa oldu.  Çok acil çözümler getirilmezse herhalde bundan sonra da tartışılmaya devam edecek. Elbette tartışılma sebebi özgürlükleri en fazla etkileyen yasa olması. Yürürlüğünden itibaren  daha önce benzerlerini olağanüstü dönemlerde gördüğümüz uygulamalar  nedeniyle yasa ve uygulamalar haklı olarak günlerce eleştirildi. Yasa yapılırken böyle sonuçlar doğacağı belki de öngörülmemişti. Ama her şeyin sadece yasayı yapmaktan ibaret olmadığı  ağır bedeller ödenerek öğrenildi. Umarım bugünlerde yasalaşan,  yürürlük tarihleri daha sonra olan  ve çok büyük beklentilerin olduğu üç temel yasa  da aynı  akıbete uğramaz.

                      Sorunlardan en güncelleri  ;  herhalde tedbirden,  istisnai özelliğinden  ziyade  infaza dönüşen  ve adeta kural haline gelen  tutukluluk , amacını aşan yakalama, gözaltına alma , arama ve  el koymalar,  hala ne olduğunu tam olarak belirleyemediğimiz gizli tanıklık , yasaya aykırı telefon ve ortam dinlemelerinin maalesef görsel ve  yazılı basında günlerce konuşulması ve bu olayda yasaya aykırı delil elde edenlerin tespiti yerine, ortam ve telefon dinlemelerine konu olan kişilerin “ … yapmasalardı …” mantığı ile suçlanmaları ;    daha  iddianame düzenlenmeden içeriğinin  maalesef görsel ve yazılı basında tüm detaylarına kadar  yer alması , bu şekilde masumiyet karinesinin ihlali ,  masumiyet karinesinin tersine yorumlanarak , sanıklardan  masum olduklarını kanıtlamalarının beklenmesi,  masumiyet karinesinin ihlali, ve maalesef son olarak yaşadığımız  toplumda infial yaratan tahliyeler  olarak  sıralanabilir.

                     Ama en ciddi sorunumuz   Özel Yetkili Mahkemeler , Mahkemeyi özel olarak tanımlarsak,  O Mahkemelere bakan Savcılar da kendilerini SÜPER SAVCI olarak nitelendirebilirler. Oysa Mahkemenin özeli,  Savcının da süperi olmamalı , Savcıların tek bir nitelendirmesi olabilir o da CUMHURİYETİN SAVCISI .

                   Yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden avukatlar açısından da Ceza Muhakamesi Kanununda  ve uygulamada  çok ciddi sorunlar var. Israrla yasada ve yönetmeliklerde  açıkça “…….AVUKAT…” kelimesinin geçmemesi, savunma hakkının güçlendirilmesi düşüncesi ile  oluşturulan ama bugün avukatlar açısından angaryaya dönüşen  zorunlu müdafiilik, keza zorunlu müdafilikle ilgili ödenen AAÜT’nin çok altındaki ücretler, CMK  Fonunun  Barolardan alınması, ısrarla hala   bazı Mahkemelerin beraat eden sanık lehine ücreti vekalet takdir etmemeleri ve bu hususta ısrarcı olup tüm kanun yollarını denemeleri ,  yasada açıkça yazdığı durumlar dışında duruşmalarda ayağa kalkmak istemeyen avukatlara tavır alınması ve hatta zabıtlar tutulması gibi daha pek çok sorun sıralanabilir.

                      Bu sorunların hepsi salt yasadan mı kaynaklanıyor, HAYIR ,  yasadan kaynaklananlar acil yasa değişiklikleri ile çözülebilir,  örneğin  özel yetkili Mahkemeler acil bir yasa değişikliği ile kaldırılmalıdır.

                     Ama suçun işlenmesinden kesin hükme kadar yasayı uygulayanlar da dikkatli olmalı . Örneğin, yasalarımızda belirtilen  azami tutukluluk süreleri yargıçlara son limitine kadar kullanılması gereken bir süre olarak verilmemiştir. Tutuklamanın tedbir ve istisnai niteliği gözetilerek azami sürelerin sonuna kadar kullanılmasına  gerek yoktur.

                       Bu sorunlar, Hukuk Devletine ,hukukun üstünlüğüne insan haklarına , özgürlüklere bakışımız ve bu kavramlara verdiğimiz önemle çözülebilir. Bu kavramları referans alarak yapılacak yasa değişiklikleri sonrasında uygulayıcılar da daha dikkatli olur ve belirttiğimiz kavramları esas alırlarsa   sorunların  bir nebze de olsa çözülebileciğini  düşünüyoruz.

                      Değerli Katılımcılar ,  bunlar bizim yüzeysel olmak  tespit ettiğimiz sorunlar,ama  konunun esas uzmanları aramızda, daha detaya ineceklerine ve  çözüm yollarını da göstereceklerine eminim,    vaktimizin de kısıtlı olmasını gözeterek sözü daha fazla uzatmak istemiyorum.Ama yoğun programlarına  rağmen bu  soğuk havada bizleri kırmayarak Eskişehir’e gelen çok değerli konuşmacılar  Sayın  Ankara Barosu Başkanımız Av. Metin FEYZİOĞLU’na   ve A.Ü.H.F C.ve Ceza Usul H. A.B.D  Öğretim Üyesi Prof Dr. Muharrem ÖZEN’ e ,  keza Ankara Barosunun çok değerli Yönetim Kurulu üyelerine  bir kez daha  şahsım ve Eskişehir Barosu adına teşekkür ediyor , kendilerini Eskişehir’de ağırlamaktan onur duyduğumuzu belirtiyor ,  hepinize saygılar sunuyorum. 02.ŞUBAT.2011

 

Av. Rıza ÖZTEKİN

ESKİŞEHİR  BAROSU BAŞKANI

Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım