1-Akademik Odalar ve Üst Birlikleri Anayasamızın 135. maddesine göre belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.
2-Anayasal bir kuruluş olan meslek odaları ve üst birliklerine bizzat Anayasa'da ayrıntılı olarak düzenlenen görevlerini yapabilmeleri için Anayasamızın 124. maddesine göre Yönetmelik çıkarma yetkisi verilmiş olup kuruluş kanunlarında da yönetmelik çıkarma yetkisi ayrıca düzenlenmiştir.
3-Meslek Odaları Üst Birliklerinin çıkarttığı yönetmeliklerde ilgili Bakanlığın görüşü alınsa da nihai olarak Üst Birliğin yaptığı düzenlemenin bu aşamada denetlenmesi ve değiştirilmesi mümkün değildir. Bu kapsamda hazırlanan yönetmeliklerden Resmi Gazetede yayınlanması gerekenler Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünce herhangi bir denetime bağlı olmaksızın Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğü sağlanmak zorundadır.
4-Bugüne kadar uygulama bu yönde iken 09/12/2014 tarihinde TBMM'ne sunulan "İş Sağlığı ve Güvenliği ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının" 52. maddesi ile Türkiye Barolar Birliği (TBB), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB), SMMMO ve YMMOB, Eczacılar Odası Birliği (EOB) gibi meslek örgütlerinin Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilen bütün yönetmelikleri Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü tarafından, yani aslında Resmi Gazetenin Müdürü tarafından başka kriterlerin yanında “hükümet programına uygunluk" açısından da denetlenecek, uygun görülmezse iade edilip yayınlanmayacaktır.
5-İmar Kanunu ile ilgili bir başka Torba Yasada da TMMOB'nin bir çok yetkisi elinden alınmakta, TMMOB'nin kuruluş kanunu sil baştan değiştirilmektedir. Her ilde meslek odası kurulması, bir çok yönetmeliğin ilgili Bakanlık onayına bağlı kılınması gibi köklü değişikliklerin tek hedefi tüm ülkeyi rant alanına çevirmenin önünde en büyük engel olarak gördükleri meslek örgütlerini yok etmektir. İktidarın "kamu yararı" diye bir kavramı yoktur. Daha çok "kamudan/halktan nasıl yarar elde edilir" düşüncesi hakimdir. Kamu yararını, halkın çıkarlarını koruyan meslek örgütleri bu yüzden hedeftedir.
6-Her iki torba yasadaki meslek örgütlerini ilgilendiren düzenlemeler Anayasamızın özellikle 135. ve 124. maddelerine aykırıdır. Meslek Odalarının çıkarttığı yönetmeliklerinin denetlenmesi, iade edilmesi mümkün değildir. Çünkü Anayasanın 125. maddesine göre zaten tüm İdari işlemler yargı denetimine açıktır. Resmi Gazetenin Müdürüne adeta yargısal denetim yetkisi verilmektedir. "Hükümet programına" uygunluk açısından denetlemek ise meslek odalarını iktidarın vesayeti altına almaktır.
7-Eskişehir Akademik Odalar Birliği olarak hukuka, akla, bilime ve kamu yararına aykırı olan hiçbir düzenlemeyi kabul etmiyoruz. Bu düzenlemelerin yasalaşmaması için de sonuna kadar mücadele edeceğiz.
8-Yarın 17 Aralık. Kamu yararı ve halkın menfaatleri konusunda mücadele eden Meslek Örgütleri/Akademik Odalar olarak ülkemizde yolsuzluk ve rüşvetle mücadelede bir kırılma noktası olan 17/25 Aralık'ta yaşananları halkımızın unutmayacağı ve unutturmayacağı en büyük temennimizdir. Bu soruşturmalarda verilen takipsizlik kararlarının kamuoyunda, halkın vicdanında bir karşılığı ve geçerliliği yoktur. Temiz bir toplum yaratmada Eskişehir Akademik Odalar Birliği en ön saflarda mücadelesine devam edecektir.
Kamuoyuna saygılarımızla. 16.12.2014
Eskişehir Akademik Odalar Birliği adına (dönem sözcüsü)
Eskişehir Barosu Başkanı Av.Rıza ÖZTEKİN