"TÜRKİYE DEVLETİ, ÜLKESİ VE MİLLETİ İLE BÖLÜNMEZ BİR BÜTÜNDÜR"
Bir askeri birlikte şanlı bayrağımızın gönderden indirilmesi, diğer İllerde de benzer bayrak indirme hadiselerinin yaşanması, Doğu ve Güneydoğu'da yol kesme, haraç alma ve benzeri eylemlere en son terör örgütü üyesinin heykelinin yapılması, bu heykelin yıkımı üzerine Atatürk'ün heykellerinin yakılması ve parçalanması eklenmiş olup olayların nereye kadar gideceği de belli değildir. Kabul edilmesi mümkün olmayan ve suç teşkil eden bu eylemler karşısında bağımsız ve güçlü bir devletin göstermesi gereken tepki gösterilmemektedir.
Ama esas sorgulanması gereken bu eylemleri yapanların nereden ve neden cesaret aldıkları, nasıl bu kadar rahat olduklarıdır. Futbol izlemeye ya da miting alanına giden kişilerdeki Türk Bayrağını tahrik unsuru görenlerin, terör örgütü liderinin posteri ile çok rahat miting yapanlara ses çıkarmaması sorgulanmalıdır örneğin.
Barış süreci, açılım, çözüm süreci adı altında önce Anayasa'daki "Türk" kelimesi çıkartılmaya çalışıldı. "Benim Milletim", "Millet" diyenler bir türlü Milletin adını koymak istemedi. Sonra T.C. ibareleri ve Atatürk, tabelalardan ve internet sitelerinden silindi. "T.C.tabelalara sığmadı" gibi şaşırtıcı açıklamalar geldi. Tepkiler üzerine T.C. logoları geri konulduğunda en üst düzeyden "madem kaldırdınız neden geri koydunuz" denildi. Bölünmenin, özerkliğin, federalizmin alt yapısını oluşturan bir çok yasa çıktı. Sonuçta çözüm süreci çözülmeyi, ayrışmayı, bölünmeyi getirdi, fiilen bölündük, şu anda Güneydoğu ve Doğu Bölgelerimizde adı konulmamış fiili bir devlet var, çabalar bu devleti hukukileştirmek içindir.
Anayasa'dan Türk kelimesini çıkartmak isteyen, her şeyi tartışalım, değişmez madde olur mu diyen, T.C ibarelerinin kaldırılmasını isteyen ve destekleyen zihniyetin, bayrağımızın gönderden indirilmesi, terör örgütü üyelerinin heykellerinin yapılması, terör örgütü üyelerince Atatürk'ün heykellerinin yıkılması karşısında "sözde" tepkilerini de (içinde bulunduğumuz çözülme, bölünmüşlük, ve ayrışmanın oluşmasında en büyük pay sahibi oldukları için) "samimi" bulamıyoruz.
Atatürk'ün resmini internet sitelerinden, resmi okul kitaplarından çıkartmak ile Atatürk'ün heykellerinin terör örgütü üyelerince parçalanması arasında -aynı ortak amaçla yapıldığından- fark görmek pek mümkün değildir.
Elbette bu bir geçiş dönemidir. "Bize acaba bu süreçten bir devlet çıkar mı?" diyen zihniyetle Cumhuriyetin kuruluş felsefesini kabul etmeyen diğer bazı odakların aynı kulvarda olması, birliktelikleri, Cumhuriyeti yıkmak ve ortadan kaldırmak noktasındaki ortak hedefleri dikkat çekicidir, ama bu hedefleri asla gerçekleşmeyecektir. Çünkü Türkiye Devleti, ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütündür. Hiç kimsenin gücü bunun aksini gerçekleştirmeye yetmeyecektir.
Bu tablo karşısında susanların da tarihi sorumluluğu olacağını bir kez daha hatırlatıyor, kamuoyuna saygılarımızı sunuyoruz.
Av.Rıza ÖZTEKİN
ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI