BASINA VE KAMUOYUNA
Şehrimizde 05.03.2020
tarihinde, maalesef, mağdur çocuğun annesinin de suça “fail” olarak dahil
olduğu “Çocuğun Cinsel İstismarı, Çocuğa Karşı Cinsel Taciz, Çocuğa Karşı
İşlenmiş Özel Hayatın Gizliliğini İhlal, Tehdit, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun
Bırakma” suçlarının vukuu bulduğunu, suçun faillerinin 22.04.2020 tarihli bir
kararla tahliyesinin sağlandığını, bugün, üzüntü, hayret ve şaşkınlıkla öğrendik.
Çocuğa karşı
işlenmiş ve 14 yaşında bir çocuğun altından kalkamayacağı böyle birden fazla
şuçun vuku bulduğu tarafların örtüşen beyanlarıyla sabit bir dosyada,
sanıkların, işledikleri suçun üzerinden bir buçuk ay geçmeden ellerini
kollarını sallayarak dışarıda gezmeye başlamaları, sanıklarda ve çocuklara
karşı suç işleme düşüncesi bulunan başka sapıklarda suç işlemeyi teşvik edecek,
maalesef suçun faillerinden birisinin anne olması sebebiyle, mağdur çocuğumuzun
başka istismar ve tacizlerin sujesi olma ihtimallerini de artıracaktır.
Ayrıca, tahliye
ile mağdur çocuğun üzerindeki baskı artacak, önceki pratiklerimizden aşina
olduğumuz üzere, bizzat sanık annesi tarafından mağdur çocuğun ifadesi değiştirilmeye
zorlanacak, ceza muhakemesinin “maddi gerçeği ortaya çıkarmak ” hedefi sonuçsuz
kalacak, sapıklar, istismarcılar ve tacizciler aramızda dolaşmaya, hem kendi çocukları
hem de toplumumuz için tehlike arz etmeye devam edeceklerdir.
Bundan önce de cezasızlık niteliğindeki
benzer tahliyeler sonucunda maalesef pek çok kez böyle olmuş, çocuğa karşı
cinsel istismar suçları katlanarak artmıştır. Failler cezasız kaldıkça ve
toplumda “cezasızlık algısı” yaygınlaştıkça bu suçların daha da artacağı şüphesizdir.
Çocuğa karşı
işlenen bu denli ağır, çocuğun benliğini yıkıcı ve toplum sağlığı için de
tehlike teşkil eden suçlarda, mağdur çocuğun ifadesi ile suç faillerinin ve
tanıkların ifadeleri örtüştüğü halde; “cezasızlık” algısı yaratacak nitelikteki
tahliyeyi ne hukuk anlayışımız ne de vicdanımız kabul etmiyor!
Mağdur çocuğun da
vicdanının kabul etmediğine, adalete ve geleceğe olan inancının yıkıldığına,
hayal kırıklığı yaşadığına, önceki pratiklerimiz sebebiyle eminiz.
Mahkemenin tahliye
kararı, ayrıca, Çocuğun İhmal ve İstismarının Önlenmesine İlişkin imzacısı
olduğumuz Uluslararası pek çok protokol
ile birlikte Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesindeki
yükümlülüklerimizi de ihlal ettiğimizi ayan beyan sergilemektedir.
Eskişehir Barosu
Çocuk Hakları İzleme Komisyonu olarak, bugün itibariyle haberdar olduğumuz bu
vicdanlarımızı yaralayan olayın ve kararın takipçisi olacağımızı, derhal,
komisyon adına sanıkların tahliyesine itiraz edeceğimizi, yargılama sürecinde
mağdur çocuğumuzun hukuken temsili hususunda yanında bulunacağımızı, çocukların
başına gelen bu vahşetin cezasız kalmaması için bir kez daha ve her seferinde
mücadele edeceğimizi basına ve kamuoyuna saygı ile bildiririz.
ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANLIĞI ESKİŞEHİR BAROSU ÇOCUK HAKLARI İZLEME KOMİSYONU