Ankara 21.03.2012 |
|
|
BARO BAŞKANLIĞI |
|
|
DUYURU NO:2012/19 |
KONU: Ceza Muhakemeleri Kanununa Göre Uzlaştırma.
Ceza Muhakemeleri Kanununa Göre Uzlaştırmanın Uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 30. maddesinin (4) ve (5) bentleri çerçevesinde; Birliğimizce yürütülen çalışmalarda değerlendirilmek ve Adalet Bakanlığınca Birliğimizden istenen konu ile ilgili görüşlere esas teşkil etmek üzere Baronuzun görüşlerinin bilinmesine ihtiyaç duyulmuştur.
Bu kapsamda;
1- Uzlaştırma kapsamına giren suçların genişletilmesi yönünde bir değerlendirme yapılıp yapılmayacağı,
2- Hakim ve Cumhuriyet Savcılarının uzlaştırma sürecinin dışına çıkarılıp çıkarılmayacağı,
3- Uzlaştırmacıların kapsamının genişletilmesinin uygun olup olmayacağı,
4- Mükerrer suçlular bakımından uzlaşma kurumunun uygulanıp uygulanamayacağı,
5- Bir ya da daha fazla uzlaşma hükümlerinden yararlanan şüpheli ya da sanıkların yeniden uzlaşmaya tabi bir fiili işlemeleri halinde bu kurumdan yararlanıp yararlanamayacağı,
6- Adli kolluğun uzlaşma teklifi yapmasının kaldırılması veya çok sınırlı tutulup tutulmayacağı,
7- Uzlaştırmanın yargılamanın tüm aşamalarında geçerli kılınıp kılınmayacağı,
8- Uzlaşma teklifi üzerine taraflara tanınan üç günlük sürenin uzatılıp uzatılmayacağı,
9- Temyiz gücü bulunan onbeş yaşını ikmal edenler bakımından uzlaşma iradesi beyanının yeterli görülmesi, sadece borç doğurucu nitelikte bulunan edimler bakımından yasal temsilcisinin rızasının aranması (CMK 253/4); ayrıca Kanunda açık bir şekilde "ayırt etme gücüne sahip bulunmama" durumunun düzenlenip düzenlenmeyeceği,
10- Uzlaşma sonucunda verilen kararlarda suç konusu malın müsaderesine ilişkin düzenleme yapılıp yapılmayacağı,
11- Uzlaştırmacının tanıklıktan çekinmesinin açık bir şekilde düzenlenip düzenlenmeyeceği,
12- Mağdurun ölümü halinde de uzlaşma olanağının düzenlenip düzenlenmeyeceği,
13- Kamu tüzel kişilerinin de uzlaşmanın tarafı haline getirilip getirilmeyeceği,
14- Uzlaşma müzakerelerine tarafların ya da uzlaştırmacının arzuladıkları kişilerin ya da uzmanların katılımına olanak verilip verilmeyeceği,
15- Müdafi ya da vekile de doğrudan uzlaştırma teklifi yapılabileceğine ilişkin düzenleme yapılıp yapılmayacağı,
16- Uzlaşma kurumunun zorunlu olarak uygulanması gereken bir dava şartı olması yerine bazı hallerde Cumhuriyet savcısına takdir yetkisi veren bir düzenleme getirilip getirilmeyeceği,
17- Uzlaştırma müzakerelerinin gizliliğinin ihlalinin müeyyidesinin düzenlenip düzenlenmeyeceği,
18- Ekonomik durumu müsait olmayan şüphelilerin uzlaşma iradesini gösterdiği hallerde bu iradenin karşılığının bir kamu hizmeti ya da gönüllülük esasına ilişkin STK'larda görev alma şekliyle uygulama yapılmasının düşünülüp düşünülmeyeceği, bu konuda açık düzenleme yapılarak Devlet desteğinin sağlanıp sağlanmayacağı,
19- Birden fazla mağdur olduğunda, bunlardan birinin uzlaşmayı kabul etmemesi halinde uzlaşmayı amacından uzaklaştırdığından, Kanunda yer alan bu hususun hukuki açıdan yeniden değerlendirmesinin gerekip gerekmediği,
20- Cumhuriyet savcısının uzlaştırmacıya müzakereler sırasında talimat verebilmesine ilişkin yasa hükmünün değiştirilip değiştirilmeyeceği,
21- Şimdiye kadar ki yaşanan tecrübeler ve uygulama ışığında Barolarınızın ve avukatların bu kurumu benimseme ve sahiplenmeleri konusunda neler yapılabileceği,
hususları başta olmak üzere hem genel olarak "Cezada Uzlaşma" ve hem de özel olarak "Ceza Muhakemesi Kanununda Uzlaşma ve Uzlaştırma" ve "Ceza Muhakemeleri Kanununa Göre Uzlaştırmanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik" hakkındaki görüşlerinizin Birliğimize gönderilmesi hususunu rica ederim.
Saygılarımla.
Avukat V.Ahsen COŞAR
Türkiye Barolar Birliği
Başkanı